BİR ÜRETİM TEKNİĞİ OLAN KAİZEN’İ GÜNLÜK YAŞAMIMIZA UYARLAMAK

Yeni bir şeye başlamak genellikle zordur. Her pazartesi başlamaya karar verdiğimiz diyetler, kitaplığımızda biriken ancak bir türlü okuyamadığımız kitaplar, öğrenmek istediğimiz ama vakit bulamadığımız bilgisayar programları… Liste böyle uzar gider. Gelecek için birçok planımız vardır ama başlamak için uygun zaman bir türlü gelmez. Hep daha sonraya ertelenir. Aslında bu çok normal bir durumdur. Beynimiz alışageldiğinin dışına çıkmayı sevmez. Değişiklik yapmak korkutucu gelir.

Değişim bir anda olmaz. Yavaş ve alışarak olur. Bu nedenle de hayatımızda ani değişiklikler yapmak yerine beynimizin itiraz edemeyeceği kadar küçük değişiklikler yapmak gerekir. Küçük adımlarla başladığımız işlerin hayatımızda büyük etkileri olur. Küçük adımlardan kastım gerçekten küçük, hatta yaklaşık bir dakika kadar. Bir işi belli bir süre, günde yalnızca bir dakika ayırarak yaparsak zaman geçtikçe alışırız ve daha fazlasını yapmak isteriz. Bu tekniğe “Kaizen Tekniği” denir.

“Kai” Japoncada “değişim” demek. “Zen” ise “daha iyi” anlamına geliyor. Kaizen aslında bir üretim tekniğidir. Asıl amacı üretim sürecini küçük ve etkili değişikliklerle daha iyi hale getirmek olan kaizen, bir sürekli iyileştirme sürecidir. Bunun bir felsefe haline getirildiği şirketlerde çalışanlar çevresinde sorumlu olduğu alanlarda iyileştirmeler yapmayı alışkanlık haline getirirler. Kalite çemberleri, takım çalışmaları, otomasyon ve işçi-üst yönetim iş birliği gibi stratejiler uygulanır. Kaliteyi artırmak, maliyeti düşürmek ve zamandan tasarruf etmek kaizenin hedeflerindendir. Bunun için takımlar kurularak detaylı verimlilik artırma çalışmaları yapılır. Problemlerin asıl nedenleri araştırılır ve çözüm bulunur.

Bu teknik hayatımıza kolayca uygulanabilir. Eğer kitap okuma alışkanlığı kazanmak istiyorsak, işe günde bir dakika kitap okumayla başlayabiliriz. Bir dakikanın bana ne katkısı olacak diye düşünebilirsiniz, ancak burada önemli olan başlangıcı yapmaktır. Bir günde Rus edebiyatını bitiremeyiz, ya da bir haftada hayalimizdeki fiziğe kavuşamayız. İki günde tüm Excel’i öğrenemeyiz. Bütün bunlar zaman ve istikrar gerektiren işlerdir. Sporla hiç aranız yoksa günde bir iki dakikanızı ayırarak egzersize başlayın ya da televizyon karşısında yürüyün. İnternette belki 100 videoluk Excel dersleri var. Günde sadece bir video izleyin. Psikolojik baskıyı atlattıktan sonra zaten daha fazlasını yapmak isteyeceksiniz. Önemli olan başlamak ve devamlılığı sağlamaktır.

İster üretim sürecinde olsun, ister kendi hayatımızda olsun mevcut konumumuzdan daha iyisine ulaşmak her zaman mümkündür. Burada önemli olan bunu bir felsefe haline getirip hayatımıza kaizen bakış açısıyla bakabilmektir. Yaptığımız ufak iyileştirmeler sürecin sonunda mutlaka kendini gösterecektir.

Rümeysa Kahraman
2021-04-02 418