Kimimiz onu karıştığı magazin olaylarından tanıyoruz, kimimiz uzaya fırlattığı roketlerden hatta arabadan, kimimiz ise oğluna koyduğu tuhaf isimden. Elon Musk en ilgisiz insana bile bir şekilde kendini tanıtmayı başardı. Kendisi şu anda dünyanın en zengin ikinci insanı.
Kanadalı manken bir annenin ve Güney Afrika doğumlu elektromekanik mühendisi bir babanın ilk oğlu olan Elon Reeve Musk, babası gibi Güney Afrika Cumhuriyeti’nde, başkent Pretorya’da doğdu. Anne ve babası küçükken boşandı ve o babasının yanında, Güney Afrika’da kalmayı tercih etti.
Asosyal bir çocuktu. Okulda sürekli zorbalığa uğrardı, hatta bir keresinde hastanelik bile oldu. Kendi dünyasında yaşardı. İçe dönüklüğü yüzünden ailesi onun sağır olduğunu düşünüp hastaneye bile götürdü. Sağır değil, oldukça hayalperestti. Hayallere dalıp kendini dış dünyadan soyutlardı. Kendi dünyasında yaşamayı seçmişti. Okulda ve aile hayatında zorluklar yaşayan Musk kitaplara sığındı. Kütüphanedeki tüm kitapları okuduktan sonra okuyacak başka bir şey bulamadığı için Brittanica ansiklopedisini bitirdi. O zamanlar 9 yaşındaydı.
10 yaşında ilk defa bilgisayarla tanıştı. Kodlamayı kendi kendine öğrendi. 12 yaşında ‘Blaster’ isimli bir video oyunu yaptı ve bu oyun sayesinde 500 dolar kazandı.
17 yaşındayken eğitimine devam etmek ve askerlikten kaçmak için Kanada’ya taşındı. Queens Üniversitesi’ne kaydoldu, iki yıl sonra Pennsylvania Üniversitesi’ne geçiş yaptı. Fizik ve iktisat alanında çift ana dal yaparak okulunu bitirdi.
24 yaşında fizik ve malzeme bilimi alanında Stanford Üniversitesi’nde doktoraya başladı. 2 gün sonra doktorayı bıraktı. Çünkü kardeşi Kimbal ile birlikte Zip2 adını verdikleri bir yazılım şirketi kurmuştu ve zamanının tamamını buraya harcıyordu. Hatta ev tutacak paraları olmadığı için bir süre ofiste yatıp kalktılar ve yardım derneklerinin imkanlarını kullanarak duş aldılar. Büyük bir özveriyle büyüttükleri işlerini 4 yıl sonra Compaq şirketine sattılar. Bu satıştan 22 milyon dolar kazandı. Bu paranın bir kısmıyla sonradan adı PayPal olarak değişen X.com’u kurdu. PayPal yıllar sonra eBay’e satıldı, böylece Elon Musk’ın eline 165 milyon dolar geçti.
Bu parayla ömrünün sonuna kadar rahatça yaşayabilirdi ya da yeni bir yazılım şirketi kurarak iyi bildiği alanda hiç zorlanmadan şirketini büyütebilirdi. Ama o ikisini de yapmadı. Sürekli kıyaslandığı Steve Jobs bile teknoloji sektörünün dışına pek çıkmazken o birbirinden farklı üç alana yatırım yaptı: enerji, otomotiv ve uzay.
Elon Musk’ın büyük bir vizyonu vardı, Dünya’nın geleceği konusunda oldukça endişeliydi ve bu konuda bir şeyler yapmak istiyordu. Parasının 10 milyon dolarını Tesla’nın yan kuruluşu olan SolarCity’ye ayırdı. Bu şirket ABD’nin en büyük güneş paneli üreticisi oldu. Tesla’ya 70 milyon dolar yatırım yaptı. Belli bir süre sonra oraya CEO olarak atandı. Elektrikli arabaların popülerleşmesini sağladı. 2000’li yılların başında elektrikli arabaların yaygın olmaması ve bu konuda ciddiye alınmamasına rağmen Tesla’yı dünyanın en büyük markalarından biri haline getirdi. Bu durum diğer firmaları da elektrikli otomobil üretmeye teşvik etti.
Elon Musk en büyük ve en riskli yatırımını 100 milyon dolar ile SpaceX’i kurarak yaptı. Musk’ın büyük vizyonunun önemli bir parçası olan SpaceX rakiplerine oranla düşük bir bütçeyle başlamasına rağmen kısa sürede başarıya ulaşarak NASA’nın yarı maliyetinde roket fırlatabilecek konuma geldi. Böylece artık şirketlere değil devletlere de meydan okuyordu. Çok kez başarısız da olmasına rağmen başarısızlıklarını saklamadı. Hatta neredeyse yaptığı hiçbir şeyi saklamadı. Örneğin Tesla ile ilgili alınmış tüm patentler halka açık. ‘’Üst düzey ray ötesi sistem’’ olarak tanımlanan geliştirdiği hızlı ulaşım aracı Hyperloop gibi projeri de aynı şekilde halka açık. Çünkü Elon Musk’a göre Dünya su alan bir gemi ve suyu boşaltmak için yardım lazımken kimse kovaları saklamaz.
Son zamanlarda, tüm bunlardan farklı olarak Neuralink ile gündemde olan Musk bu şirketini 2016 yılında kurdu. Neuralink insan beynine yerleştirilen çiplerle beyin ve bilgisayar arasında kablosuz bağlantı kurmayı amaçlıyor. Bu çipin takılması için özel bir araç geliştirildi. Geçtiğimiz ay bir maymun üzerinde denenen proje başarılı oldu. Projenin hayata geçmesiyle felçli bir insan akıllı telefon veya bilgisayar gibi cihazları zihniyle kontrol edebilecek.
Elon Musk şu anda 49 yaşında, yedi çocuk babası, SpaceX’in kurucusu ve CEO’su, Tesla, Inc.’in CEO’su ve ürün mimarı, The Boring Company(alt yapı ve tünel inşaat şirketi)’nin kurucusu, Neuralink’in kurucu ortağı ve yapay zekanın olumsuz etkilerine karşı araştırmalar yapan ve kar amacı gütmeyen OpenAI organizasyonunun kurucu ortağı ve ilk eş-başkanı. Bir yandan roketlerini fırlatmaya devam ederken diğer yandan Teslalarını satıyor aynı zamanda çip geliştiriyor arada bir de bitcoin piyasasına müdahale ediyor. Bütün bunlar uzun çalışma saatlerine sebep olsa da en büyük hayali Mars’ı yaşanabilir yeşil bir gezegen haline getirmek olan biri için çok çalışmak katlanılabilir bir bedel. Musk en son kendisini Mars’ın imparatoru ilan etti. Bu hayalinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini önümüzdeki yıllarda hep birlikte göreceğiz.
Rümeysa Kahraman
2021-09-26 430