Şu an bu yazıyı diğerlerinin arasından seçip okuma olasılığınız yüzde kaçtı? Peki ya bu sabah onlarca seçenek arasından üstünüzdeki kıyafetlerinizi seçmeniz? Bugün konuşmak istediğim konu havaya attığımız paranın ½ oranında yazı ya da tura gelmesi ve daha niceleri hesaplamamızı yardım eden, her şeyin başka ihtimallerini de düşünmemizi sağlayan matematiğin en geniş konularından biri olan olasılık ve onun tahmin edilmesi imkansız bir olayda kullanılması: Ölüm zamanı.
Olasılığın devreye girmediği çünkü öngürelemeyen bir olay olan ölüm, gerçekten hesaplanabilir mi? Ya da eğer böyle olsaydı gerçekten bilmek ister miydiniz? Kaç yıl ya da kaç saatinizin kaldığını bilerek yaşamak nasıl olurdu? İnsanlığın oldukça ilgisini çeken bu sorular ve “ölümü tahmin etme” geçmişten bu yana hep gündemdeydi. Mısır’da büyücüler ölümü tahmin etmeye çalıştı, Orta Çağ’da yakında öleceksin denilerek cennetten toprak satıldı. Kendi ölümünü doğru bir şekilde tahmin edenler dahi oldu. Vurulmadan birkaç gün önce suikasta kurban gittiği söylenen Abraham Lincoln ve popüler talk show sunucusu Frank Pastore’nin 2012'de gerçekleşmeden sadece birkaç saat önce ulusal radyoda ölümünü önceden bildirmesi. Bunların hepsi bir tesadüf geliyorsa bir de matematikle kendi ölümünü hesaplayan Abraham de Moivre’ye değinelim.
De Moivre, 26 Mayıs 1667'de Vitry-le-François, Fransa'da doğdu. İyi bir eğitimle fizik ve matematik okudu. Daha sonra Londra'ya göç etti ve Newton'un hareket yasalarını ve evrensel yerçekimini ve Kepler'in gezegensel hareket yasalarının bir türevini belirten Sir Isaac Newton'un Principia'sını, bilim tarihinin en önemli eserlerinden biri, okumaya ve incelemeye başladı. De Moivre ilk makalesi Fluxions yöntemini yayınladı. Aynı zamanda De Moivre normal dağılım ve olasılık üzerine yaptığı çalışmalarla da oldukça iyi bilinir. Olasılık teorisi üzerine ilk ders kitabı olan 1718'de şans Doktrini'ni yayınladı. Moivre, olasılık alanındaki çalışmalarını İngiliz astronom ve matematikçi Edmond Halley ile mortalite tabloları üzerine uyguladı. İkisi, hayat sigortası ve rant primlerinin hesaplanmasında temel teşkil eden ölüm oranlarına dayanarak bir kişinin ömrünü hesaplamak için birlikte çalıştı.
Hayatının sonraki yıllarında, de Moivre uyuşuk hale geldi ve daha uzun saatler uyumaya başladı. Uyku alışkanlıklarını not etti ve her gece fazladan 15 dakika uyuduğunu fark etti. De Moivre, ölümünün kesin tarihini hesaplamak için aritmetik ilerlemeyi ve olasılığı kullanabileceğine ikna olmuştu. Matematikçi, fazladan 15 dakikanın 24 saate kadar biriktiği gün öleceğini hesapladı. Buna göre ölüm tarihi 27 Kasım 1754 olacaktı. Tahminine göre de o gün öldü. Resmi ölüm nedeni uyku hali veya aşırı uyku hali olarak rapor edildi.
Peki Moivre gerçekten ölümün hesaplamasını yapmış mıydı? Birçoğuna göre kendisi sezgisel olarak ölümü çağırdı ya da canına kıydı. Bir kısma göre ise bu gerçekten olasılık sayesinde hesaplandı. Hangisinin gerçek olduğu tarihin tozlu sayfalarında kilitli olarak dursa da doğru olma ihtimali şimdiden bu yöndeki çalışmaları etkilemiş durumda.
Melike Cancı
2021-10-24 773