→ IEEE Standartları → IEEE.org → IEEE Xplore → IEEE Spectrum → IEEE Türkiye
İnsanlar ve Takımlar

Takımlar –özellikle futbol için- hayatımızda önemli bir yer tutar. Öyle ki futbol konuşmayan veya herhangi bir Türk takımını desteklemeyen bir Türk bulma şansımız oldukça düşüktür ve bu sebeptendir ki durum bir noktada incelenmesi gereken bir konu haline gelir. Ayrıca bu inceleme için uygun olan bir soru da hangi takımın tutulduğudur çünkü takım tutmanın önemi seçilen takıma göre de değişkenlik göstermektedir.

İlk olarak şu soru üzerinden ilerleyelim: “Sizin desteklediğiniz takımı destekleme sebebiniz (bu takımı diğer takımlardan ayıran etken) nedir?”. Her kişinin sebebi kendine özel olmaktadır ancak genel bir değerlendirme yapılacak olursa seçilen takım ya aileden/çevreden kaynaklı seçilmektedir ya da birtakım anıların etkisiyle seçilmektedir. Bu durumların temeli de insan doğasının kendisini sevdiği insanlara yönlendirme içinde olmasına bağlanabilir (sevdiği bir akrabasından ötürü aynı takımı desteklemek, bir arkadaşıyla aynı takımın maçına gitmek…). Klasik bir örnek üzerinden olayı somutlaştıralım: Dedesiyle birlikte Fenerbahçe maçına giden ve futbolu yeni tanımaya başlayan bir çocuğun Fenerbahçeli olacağı düşünülebilir çünkü Fenerbahçe yaşadığı mutlu anıyı ve hatta dedesini ona hatırlatan bir unsur olabilir. İkinci bir örnek için ise yaşadığı şehrin/ülkenin takımını destekleyen kişiler verilebilir. Bu durum toplumsal bir bütünleşmeyi ve yardımlaşmayı beraberinde getirir. Futbol için konuşacak olursak maç günü birlikte maç izlemek, tezahürat yapmak, birlikte sevinmek ve hatta üzülmek bir dayanışma ortamı ya da bir eğlence ortamı yaratır. Bu örnek de yaşadığımız çevreden kaynaklı olan bir etkeni göstermektedir.

İkinci kısım ise insanların takım tutma sebepleri üzerine. Bu nokta basitçe düşünüldüğünde haklı olarak bir takımı desteklemek için net bir neden bulunamayabilir çünkü takımlar bize para kazandırmaz, bizimle alakalı işlerde yer almaz ve özetle hayatımızı etkileyecek bir konumda bulunmazlar. Detaya inildiğinde ise şu fark edilir ki bir takımı desteklemek ilk olarak duyguları yaşamak için bir araçtır, aynı film izlemek gibi. Nasıl ki film izlerken kendimizi karakterin yerine koyuyor ve filmden etkileniyorsak (duygusal bir filmde ağlamak, bir korku filminde korkmak…), takımların zaferleri ve mağlubiyetleri de bizleri etkilemektedir ve öyle ki ligdeki puan durumu bile tüm sene boyunca şampiyonun kimin olacağına dair ilginç bir heyecan vermektedir. Ek olarak takım tutmak insanları bir araya getirir ve kimi zaman sohbet etmek kimi zaman şakalaşmak, gülmek için mükemmel bir konudur. Bir nevi insanlığın tanışmak, anlaşmak için kullandığı genel sohbet konularından biridir (müzik zevki, film zevki vs.).

Kısacası seçtiğimiz takımda da, bu takımı seçme sebebimizde de birçok etken mevcuttur ve bu etkenler bizler hakkında bilgiler içermektedir; kimi zaman anılarımız kimi zaman hayatımızı şekillendiren çevremiz gibi. Ayrıca şu da belirtilmeli ki bu etkenler bizim kontrolümüz dışında gerçekleşebilir. İnsanların tuttuğu takımları farklı yapan ve hatta takım tutmamasına neden olan yegane nokta da budur. Kontrol dışı gelişen bu nokta da bizlere farklılıklar katar ve duygularımızı, düşüncelerimizi paralel olarak şekillendirir. Sonrasında ise farklı takımları tutmanın bir değeri ortaya çıkar. Sohbetlere renk katar, diyalog başlatır, samimi bir ortam yaratır ve hatta yeni bir hobi oluşturur. Yani denilebilir ki spora olan ilgimiz başka yönlerden bize gelir ve aynı ilgi bizden pek çok yöne doğru kayar. Bunu keşfetmek ve kendimizi bu açıdan değerlendirmekse işin renkli boyutudur. Sizler de kendinizi bu konuda değerlendirebilir ve kişisel sebeplerinizi öğrenebilirsiniz.

Ulaş Güler
2022-12-17 253